Nasreddin Hocanın 1300 lü yıllarda Anadoluda yaşadığı rivayet edilir. Türkiye’nin fıkra kahramanıdır. Nasrettin Hocanın ilk fıkraası 1480 yılında Sarı Saltuk’un ömrünü yazan Ebu’l Hayr Rumi’nin Saltuknamesi’nde bulunmaktadır. Bu yılda bu eser kitaplaştırılmıştır.
Bir Fıkrası;
Parayı veren Düdüğü Çalar
Nasreddin Hoca bir gün pazara gidiyormuş. Çocuklar hocanın etrafını sarmışlar. Hep bir ağızdan bağırmaya başlamışlar. Kimisi “Hoca bana çakı al!”, kimisi “Hocam bana şeker getir!”, kimisi “Hocam bana düdük al!” diye bağırıp dururken, çocuğun biri cebinden bir on kurus çıkarmış “Hocam, bana lütfen bir düdük alabilir misiniz acaba? Size zahmet olacak ama…” demiş.
Nasreddin Hoca on kurusu almış, kuşağına sokmuş, yola düzülmüş. Akşam olmuş, Hoca öteberisini almış, pazardan dönerken çocuklar yine etrafını sarmışlar, “Hocam benim çakı nerede?”, “Hocam benim şekeri aldın mı?” derken Hoca elini kuşağına atmiş, bir düdük çıkarmış ve “Parayı veren düdüğü çalar” demiş.
Sivrihisar’ın Hortu yöresinde doğdu, Akşehir’de öldü. Babası Hortu köyü imamı Abdullah Efendi, annesi aynı köyden Sıdıka Hatun’dur. Önce Sivrihisar’da medrese öğrenimi gördü, babasının ölümü üzerine Hortu’ya dönerek köy imamı oldu. 1237′de Akşehir’e yerleşerek, Seyyid Mahmud Hayrani ve Seyyid Hacı İbrahim’in derslerini dinledi, İslam diniyle ilgili çalışmalarını sürdürdü. Bir söylentiye göre medresede ders okuttu, kadılık görevinde bulundu. Bu görevlerinden dolayı kendisine Nasuriddin Hâce adı verilmiş, sonradan bu ad Nasreddin Hoca biçimini almıştır. Onun yaşamıyla ilgili bilgiler, halkın kendisine olan aşırı sevgisi yüzünden, söylentilerle karışmış, yer yer olağanüstü nitelikler kazanmıştır. Bu söylentiler arasında, onun Selçuklu sultanlarıyla tanıştığı, Mevlânâ Celâleddin ile yakınlık kurduğu, kendisinden en az yetmiş yıl sonra yaşayan Timur’la konuştuğu, birkaç yerde birden göründüğü bile vardır.
komik fıkralar nasrettin hoca en komik fıkralar nasrettin hoca
komik nasreddin hoca fıkraları nasreddin hoca fıkraları komik
nasreddin hocanın komik fıkraları nasreddin hoca komik fıkralar
nasreddin hoca izle, nasreddin hoca hikayesi
nasrettin hoca ve fıkraları nasreddin hoca kimdir kısaca
nasreddin hoca ve fıkraları nasreddin hoca ingilizce
nasreddin hoca bilgi ingilizce nasreddin hoca fıkraları
nasreddin hoca fıkraları ingilizce nasreddin hoca ingilizce fıkraları
nasreddin hoca hakkında bilgi nasreddin hoca fıkraları resimli
nasrettin hoca fıkraları
İçine Su Doldurmuşlar
Nasrettin Hoca, gençliğinde Sivrihisar’dan Akşehir’e ilk geldiği gün gölü görünce, dayanamayarak:
-Ne güzel düzlük, demiş.Burası davar için iyi bir otlak olurdu, ama ne yazık ki, içine su doldurmuşlar.
Kokusunu Ne Yapacaksın?
Adamın biri bir toplulukta, elinde olmadan gaz kaçırmış.Hiç kimse fark etmesin diye de iskemleyi gıcırdatmaya başlamış.
Nasrettin Hoca gülümsemiş:
-Sesini benzettin, tamam ama, ya peki kokusunu ne yapacaksın, demiş adama…
Sahuru da yemezseniz
Nasreddin Hoca’nın, ailece oruç tutmayan bir komşusu varmış. Ama adam hep sahur yemeği hazırlattırır, çocuklarını da sahura kaldırır, hep beraber yerlermiş.
Sonunda karısı dayanamamış. Hocaya danışmaya gitmiş;
- “Bizde ne kocam, ne ben ne de çocuklardan oruç tutan kimse yok. Kocam ısrarla bana güzel yemekler yaptırıyor, hep beraber sahurda yiyoruz. Oruç tutmadığımıza göre ne diye her gece sahura kalkalım ?”
- “Öyle konuşma hanım” demiş Hoca , “namaz kılmıyorsunuz, oruç tutmuyorsunuz, sahur da yemezseniz Müslümanlığınız nasıl belli olacak !”
Tembellik edeceğine çift sür
Nasreddin Hoca sabah namazını kıldırmış evine gelmiş, Hanımına :
- “Hatun, ben azcık divanda uzanıp, sonra kalkıp çift sürmeye gideceğim, bir saat kadar sonra beni kaldır.” Demiş.
Bir saat sonra Hanımı arada bir Hocaya seslenmiş. Bakmış hoca tembellik ediyor :
- “Efendi” demiş, “bugünkü uyuşukluğunla kaplumbağalar bile seni geçti.”
Hoca hareketlenmiş, hazırlanmış, tarlaya varmış. İşe koyulmuş. Çift sürerken pulluğun önünde bir kaplumbağa görmüş. Kımıldamadan öylece durup duruyor. Devam etse kaplumbağayı canlı canlı toprağa gömecek.
Seslenmiş :
- “Hey kaplumbağa” demiş, “bakıyorum buraya benden evvel gelmeyi becermişsin; Amma, öyle tembellik edeceğine bana bak da çift sürmesini öğren !”
Kıyamet ne zaman kopacak
Nasreddin Hoca’ya sormuşlar:
- “Kıyamet ne zaman kopacak ?”
- “Karım ölürse küçük kıyamet, ben ölürsem büyük kıyamet kopacak,” demiş.
Mektubunuzu okur musunuz?
Nasreddin Hoca, yazdığı mektupları eliyle götürür, kendisi okuduktan sonra alıcısına teslim edermiş.
Bir gün,
- “Efendi” demişler, “mademki mektup yazıyorsun, ne diye onca zahmete katlanıp, gidip orada mektubunu sen okuyorsun ?”
- “Ben gitmezsem okumazlar. Mektuba da yazık olur. Baksanıza en önemli konu olan eceli hakkında sık sık mektup alan insanoğlu, o mektupları okuyor mu? Son gününde nasılda şaşırıyor!..”
Henüz uykum yok
Nasreddin Hoca bir köye konuk olmuş. Yatsı namazını kılmışlar. Biraz hoşbeşten sonra, yatma zamanının geldiğini hatırlatmak için:
- “Hocam, insan neden esner?” demişler.
Hoca:
- “Ya açlıktan, ya da uykusuzluktan” demiş. Kendini zorlayıp esnedikten sonrada eklemiş! “Amma benim henüz uykum yok.”
İki Arşın
Nasreddin Hoca Valiyi ziyarete gitmiş. Valinin iki arşın ötesinde yer göstermişler. Oturmuş. Biraz sohbetten sonra Vali sormuş :
- “Hoca, Eşekle senin aranda ne fark var ?”
Hoca hiç düşünmeden :
- “İki arşın” deyivermiş.
Hayvanlar kocaman mı?
Nasreddin Hoca Konya’da gezerken büyük bir yapı görmüş. Durmuş, yapıyı seyrederken binanın kapıcısı Hoca’ya sormuş :
- “Efendi, ne diye öyle bön bön bakıyorsun?”
- “Burası nedir? Anlamak istedim” demiş Hoca.
Kapıcı, alay etmek için :
- “Değirmen” demiş.
Nasreddin Hoca soruvermiş :
- “Bu değirmende çalışan hayvanlar da burası kadar kocaman mı?”
http://www.uydunet-teledunya.com/nasreddin-hoca.html
Nasreddin Hoca
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder